12. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi Antalya’da Gerçekleşti
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği tarafından düzenlenen “12. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi” Antalya’da, 1500 bilim beşerinin iştirakiyle gerçekleştirildi.
Kongre Lideri Prof. Dr. Murat Dinçer, Belek Turizm Merkezi’ndeki bir otelde gerçekleştirilen kongreye ait basın toplantısında, dünyada ve Türkiye’de onkoloji alanında gelişmelerin baş döndürücü süratle olduğunu lakin kanserin hala önemli bir sıhhat sorunu olma özelliğini sürdürdüğünü söyledi.
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Lideri Prof. Dr. Nuri Karadurmuş ise sistemik tedaviler konusunda çok daha ön planda olduklarını belirtti.
Halkın çok korktuğu fakat medikal onkologların çok kıymet verdiği kemoterapinin akıllı ilaçlar da yanına eklenerek partnerlik yapan tedavi aracı olduğuna dikkati çeken Karadurmuş, şunları kaydetti:
“Şanslıyız artık konut kurallarında kullanılabilen akıllı ilaçlar ve immünoterapiler de var. Bunların en kıymetli özelliği hastaların konforunu bozmaması. Hayat kalitelerinin devamını sağlayabilmesi. En kritik noktadaki hastalar, bu tedaviler sayesinde yüzde 16 daha fazla yaşıyor. Çabucak çabucak 23 farklı tip kanserde immünoterapileri kullanabiliyoruz. Akıllı ilaç ve immünoterapilerin kansere karşı birlikte kullanıldıklarında direnci yenebilme talihleri var.”
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Aytuğ Üner de ileriki yıllarda kanserin daha fazla görülebileceğini tabir etti.
Kanserin bela olmaya devam edeceğini aktaran Üner, “Kanserin yarıştığı bir hastalık var. Ani ölümlerle üzülüyoruz. Kardüyovasküler hastalıklar, kalp krizleri. Bu çarpışmada kanser öne geçiyor. Bypas ve stant üzere tedavilerle kalp hastalıklar alta yanlışsız gidecek fakat kanser yükselişte.” diye konuştu.
Kanserde erken teşhisin kıymetli olduğunu vurgulayan Üner, halkın bilinçlendirilmesi gerektiğini lisana getirdi.
Dünyada ve Türkiye’de en fazla göğüs kanseri görüldüğünün altını çizen Üner, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Dolayısıyla 40 yaşından itibaren mamografi ve ultrasonların başlatılması, bayanların kendi kendini muayenesi, bedendeki rastgele bir kitlede vatandaşın alarmda olması, derhal tabibe başvurulması kıymetli bir prosedür. Bayanların rahim ağzı kanseri. Sigara içenlerde çok gözüküyor derken aslında HPV denen bir virüsle ilgili. Muştular olsun ki yeni bir aşı gündemde. Bu aşılama sistemini çocukluk çağından itibaren erkek ve kız çocuklarına 12 yaştan itibaren yaymamız gerekiyor. Gayret bitmeyecek, sürecek. Gelecekte bela bitmeyecek, sürecek. Daha şuurlu tabip, daha şuurlu vatandaş ve daha yeterli bir uğraş için hazırlıklıyız.”
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Gökşen İnanç İmamoğlu, bilimsel araştırmalarda küçük tedbirlerle kanser hadiselerinin değerli ölçüde azaltılabileceğini ve sağlıklı ömür biçimi alışkanlıklarının kanserle çabada tesirli olabileceğini vurguladı.
Basın toplantısına Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Lider Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Karabulut, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Nahit Şendur da katıldı.
Kongre, bugün sona erecek.
