Aksaray’da Sepet Örücülüğü Kursu: Ekonomik Destek ve Psikolojik Terapi
Aksaray‘da şifa veren sepetler…Hem kar, hem terapi kaynağı
AKSARAY – Aksaray’ın Eskil Halk Eğitimi Merkezi‘nde açılan sepet örücülüğü kursu, iştirakçilerine yalnızca klasik bir el sanatını öğretmekle kalmıyor tıpkı vakitte mesken ekonomilerine katkı sağlayarak ve ruhsal rahatlama sunarak çok istikametli yararlar sağlıyor. Kursa katılan bayanlar, usta öğreticiler eşliğinde birbirinden hoş ve özgün sepetler örerek hem el maharetlerini geliştiriyor hem de bu eserleri internet üzerinden satarak aile bütçelerine takviye oluyorlar.
Kursun bilhassa ruhsal rahatsızlıkları olan iştirakçiler için adeta bir terapi üzere geldiği belirtiliyor. Sepet örme sürecinde odaklanma, el-göz uyumu ve ortaya çıkan somut eserin verdiği tatmin duygusu, kursiyerlerin gerilim düzeylerini düşürmelerine ve kendilerini daha âlâ hissetmelerine yardımcı oluyor. Halk Eğitimi Merkezi‘nde devam eden kursta, farklı boyutlarda, modellerde ve tekniklerde sepet örme marifetleri kazanan bayanlar, doğal gereçleri kullanarak hem klasik el sanatını yaşatıyor hem de çağdaş dizaynlarla eser yelpazelerini genişletiyorlar. İnternet üzerinden satış yaparak kendi işlerinin işvereni olan birtakım kursiyerler, el emeği göz ışığı eserlerine olan talebin kendilerini motive ettiğini tabir ediyorlar.
Kurs sayesinde hem yeni bir meslek edindiklerini hem de toplumsal bir ortamda bulunarak yalnızlık hissini aştıklarını belirten kursiyerler, Halk Eğitimi Merkezi‘nin bu tıp destekleyici kurslarının ehemmiyetine vurgu yapıyor.
Yaptığı el emeği göz ışığı eserleri ve çalışmasını anlatan Fadime Yılmaz Çeçen, “Sepet örücülüğü kursunda hasır bitkisini kullanıyoruz. Ülkemizde yetişin bu bitki birçok farklı bölgelerde farklı isimlerde hasır otu, kamış, papur otu ve b-perde otu diye geçiyor. Biz bu hasır otunu ıslatarak, yumuşatarak kalıp üzerinde çalışıyoruz. Halk Eğitimi Merkezi kurslarının şöyle bir katkısı var. Birden fazla konut hanımı olan kursiyerlerimle ürettiğimiz bu eserleri tanıtma imkanımız oldu. Tanıtmanın yanında ekonomik olarak mesken iktisadına katkıda bulundular. Gerek toplumsal medyadan gerek elden satış imkanı sundu. Halk Eğitimi Merkezi kursları açılması hem toplumsal hem de ruhsal manada hobi edinme gayesiyle başlanan bu kursta ekonomik olarak katkı sağladığı için beni ve kursiyerlerimi çok çok keyifli etti. Daha çok üretmeyi hedefledik. Geçmişten unutulmaya yüz tutmuş bu hasır örücülüğünü bizlere ve yeni jenerasyonlara ulaştırmayı hedefledik. Halk Eğitimi Merkezi kurslarında yalnızca hobi edinmek değil burada keyifli, verimli vakit geçiriyoruz. Hem eğleniyoruz hem de üretiyoruz” dedi.
Kursiyer Hayriye Filikçi ise “Halk Eğitimi Merkezi kurslarına sepet örücülüğüne geliyorum. Psikoloji olarak bana çok güzel geliyor, terapi oluyor. İlaç kullanıyordum bıraktım. İnternet üzerinden satış yapıyorum. Aileme takviye oluyorum” formunda konuştu.
7 yıldır kursa eğitim ve iş yapan Aysun Kara, “Yaklaşık 6-7 aydır sepet örücülüğü kursuna devam ediyorum. Yok olamaya yüz tutmuş klâsik Türk el sanatlarından birisi olan sepet örücülüğüne devam ettiğimiz için ve bundan sonraki nesillere aktarabilmek için kendimizi nitekim memnun hissediyoruz. Klasik el sanatları olarak devam etmemin yanı sıra farklı gereçler kullanarak dekoratif eserler üretmeye çalıştık. Burada hem toplumsallaşma hem gerilim atma hem de ekonomik takviye sağlayacak bir uğraşı olduğu için hakikaten bizim için hoş bir fırsat oldu” ifadelerini kullandı.
