Sudan’da RSF’nin Port Sudan’a Saldırıları Devam Ediyor
(ANKARA) – Sudan‘ın fiili başşehri olarak görülen Kızıldeniz kıyısındaki Port Sudan‘da, paramiliter Süratli Dayanak Kuvvetleri (RSF) havaalanını ve bir ordu üssünü amaç aldı. Ülkedeki ulusal elektrik şirketi, güç santralinin İHA’larla gaye alınmasının akabinde Port Sudan‘ın tamamında elektrik arzının kesildiğini açıkladı.
Sudan‘da iki yıldır RSF ve Sudan ordusu ortasında süren iç savaştan kaçan binlerce insanın sığındığı ve daha evvel inançlı sayılan, Kızıldeniz’in kıyısındaki Port Sudan kentinde, RSF’nin taarruzları üç gündür devam ediyor.
Ülkenin önde gelen haber ajanslarından Dabanga’ya nazaran Sudanlı yetkililer RSF’nin, hükümetin fiili merkezi pozisyonundaki kenti üst üste gaye aldığını doğruladı.
Ülkenin ana yakıt deposu dün vurulurken saldırı kentin güneyinde büyük yangına yol açtı. Sudan’ın ulusal elektrik şirketinin açıklamasına nazaran, sabah saatlerinde Port Sudan’daki ana elektrik trafo merkezine insansız hava araçlarıyla düzenlenen hücum tüm kentte elektrik kesintisine yol açtı. Sudan’ın doğusundaki Port Sudan iç savaşın akabinde işler pozisyonda kalan tek havaalanına da mesken sahipliği yapıyor.
Bölgeden haberler aktaran ve İngiliz basınına konuşan gazeteci Cristina Karrer, “Tüm kentte yayılan dev bir duman ve alev bulutu görüyorum. Ayrıyeten iki büyük patlama daha duydum. Manzara epey kıyamet üzere görünüyor” dedi.
Afrika Birliğinden yapılan açıklamada “Sudan iç savaşındaki tehlikeli tırmanışın, sivillerin hayatı, insani yardım erişimi ve bölgesel istikrar açısından direkt bir tehdit” oluşturduğunu belirtti.
Pazar günü başlayan saldırılara kadar, Port Sudan iç savaştan uzak kalmış ve ülkenin en inançlı yerlerinden biri olarak görülüyordu.
RSF, mart ayında ordu tarafından geri alınan başşehir Hartum da dahil olmak üzere kaybettiği bölgeleri yine ele geçirmek için daima İHA akınları düzenliyor.
Çatışmalar iki yıldır binlerce kişinin vefatına, milyonlarca insanın meskenlerinden olmasına ve bölgede insani krize yol açtı. Hem Sudan ordusu hem de RSF, BM kuruluşları tarafından savaş kabahatleri ile suçlanıyor.
