Adalet Bakanı Tunç, Meclis’te gazetecilerin sorularını yanıtladı Açıklaması

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Terörsüz Türkiye” sürecine ait, “Burada bir müzakere, bir pazarlık kelam konusu değil. Dem Parti‘nin geçen hafta Adalet Bakanlığına yaptığı ziyarette biz bir müzakere yapmadık.” dedi.

Tunç, AK Parti TBMM Küme Toplantısı öncesinde gazetecilerin gündeme ait sorularını yanıtladı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, “Suriye’nin Kamışlı kentinde ENKS ve PYD’nin tertibiyle düzenlenen Birlik ve Ortak Tavır Konferansı’nda bölücü taleplerin dillendirildiğine” yönelik açıklamalarının hatırlatılması üzerine Tunç, Türkiye’nin gelişmesinin ve kalkınmasının önünde ayak bağı olan terörden kurtulma gayreti verildiğini vurguladı.

Terör belasından kurtulmak istediklerini belirten Tunç, Bahçeli’nin geçen yıl ekim ayında yaptığı açıklamalar ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu irade sonrasında İmralı’nın, terör örgütüne yönelik davet yaptığını aktardı.

Tunç, “Örgütün kendisini feshetmesi ve tüm kümelerin silahları bırakması” davetine şimdi yanıt verilmediğini anlattı.

Terör örgütünün kendisini feshettiğinde Türkiye’nin, “Terörsüz Türkiye” kapsamında değerli bir evreye geçeceğine işaret eden Tunç, amacın terör örgütünün tasfiyesi, Türkiye’nin terörden temizlenmesi olduğunu lisana getirdi.

Bakan Tunç, yaşanan süreçte herkesin sorumlu davranması, sorumluluk makamındakilerin sürece ziyan vermemesi, bu tarafta açıklamalar yapmaması gerektiğinin altını çizdi.

“Biz top oynamıyoruz”

Şehitlerin emanetine sahip çıkacaklarını, şehit ailelerini incitecek tutum içerisinde de olmayacaklarını tabir eden Tunç, yurt dışından terör tehditlerine karşı teyakkuzda olacaklarını, Suriye konusundaki siyasetin da bilindiğini kaydetti.

Dem Parti Eş Genel Lideri Tülay Hatimoğulları’nın açıklamalarının hatırlatılması üzerine Tunç, “‘Top iktidarda’ demek, ne demek? Biz burada top oynamıyoruz. Burada önemli bir sorun var. Terörün tasfiyesiyle ilgili uğraşlar kelam konusu. O nedenle bu gayretlere takviye vermek lazım. Bu uğraşları baltalayacak telaffuzlardan kaçınmak lazım.” değerlendirmesinde bulundu.

İmralı’da görüşmeler yapan DEM Parti Heyeti’ndeki TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Başkan’ın yapan bir tavrının bulunduğunu söyleyen Tunç, Öncü’nün sürece katkısının olduğunu vurguladı. Tunç, kalp rahatsızlığı münasebetiyle hastanede tedavi altına alınan Öncü’ye acil şifa diledi.

Sürecin devam etmesi gerektiğini belirten Tunç, şöyle devam etti:

“Topun iktidarda olması, vesaire kelam konusu değil. Burada bir müzakere, bir pazarlık kelam konusu değil. DEM Parti’nin geçen hafta Adalet Bakanlığına yaptığı ziyarette biz bir müzakere yapmadık. DEM Parti Küme Başkanvekillerinin talepleri oldu. Neydi bu talepler? Cezaevindeki mahkumların kaideleriyle, Cezaevi Müşahede Konseylerinin düzgün hal kurallarıyla ilgili verdiği kararlarla, tekrar hasta hükümlü ve tutukluların sıhhat koşulları ve onların infaz ertelemeleriyle ilgili birtakım taleplerdi. Kovid düzenlemesinden örgütlü cürümlerin da yararlanabilmesiyle ilgili birtakım talepler. Burada bir pazarlık, müzakere kelam konusu değil. İmralı’nın ‘Terörsüz Türkiye’ sürecindeki davetinde da bir pazarlık olmadığını hepiniz görüyorsunuz. Münasebetiyle bir ‘al-ver’ süreci kelam konusu olamaz. Burada ‘topun iktidarda olduğu’ vesaire bunlara katılmak mümkün değil. Burada top oynamıyoruz, önemli sorun.”

Tunç, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu ve her şeyin kanunlar çerçevesinde yapılabileceğini tabir etti.

“İnfaz düzenlemesiyle ilgili birtakım yanlış anlamalar var”

Kamuoyuna yansıyan infaz ve ceza adaletiyle ilgili düzenlemelerin bireye özel olmadığını vurgulayan Tunç, TBMM gündemine ilerleyen günlerde gelecek yargı paketinde, ceza adalet sisteminin aktifliğinin artırılmasına yönelik düzenlemeler bulunacağını anlattı.

Yılmaz Tunç, kanun teklifinde, soruşturma, kovuşturma ve infazla ilgili düzenlemeler bulunacağını, bu mevzudaki takdirin milletvekillerinde olduğunu söyleyerek, şunları kaydetti:

“İnfaz düzenlemesiyle ilgili kamuoyunda konuşulan kimi yanlış anlamalar var. Hukukumuzda, kanunlarımızda özel infaz adapları var. Konutta infaz, geceleyin infaz, hafta sonu infaz halinde. Bunların, özel infaz yöntemlerinin uygulanabilmesi için de muhakkak bir ceza ölçüsünün altında olması gereken hatalar. Taammüden işlenen kabahatler bakımından, 1,5 yılın altındaki cürümlerde konutta infaz olabiliyor. Münasebetiyle aslında 2 yılın altındaki cürümler bakımından şartlı salıverme ve kontrollü özgürlük uygulandığı için uygulama kabiliyeti yok. Bu eşiği biraz daha artırarak genel bir uygulama yani bireylere özel bir uygulama kelam konusu değil.”

“Terörsüz Türkiye” sürecinin kesintiye uğramaması için birtakım partilerin, sorumluluk makamındaki şahısların çok daha yapan davranması gerektiğini belirten Tunç, “Topun iktidarda olduğu istikametinde bu üslup açıklamalar sürece yarar sağlamaz. Burada bir pazarlık katiyen kelam konusu olamaz. Terörist başının terör örgütüne yönelik sözleri ortada. Terör örgütünün bir an evvel kendini feshetmesi ve silahları bırakmasına yönelik bir davet. Şu anda beklenen budur, tüm odaklanılan nokta da terör örgütünün kendisini feshetmesidir.” diye konuştu.