Ankara’da “Blue Talks: Değişimin İçinde UNOC-3’e Giden Yol” paneli düzenlendi

Dışişleri Bakanlığının dayanağıyla, Fransa ve Kosta Rika’nın Ankara Büyükelçilikleri ile Bizim Dünyamız Vakfı işbirliğinde, “Blue Talks: Değişimin İçinde UNOC-3’e Giden Yol” başlıklı panel düzenlendi.

Ankara Ticaret Odasının (ATO) mesken sahipliğindeki panelin açılışına, Dışişleri Bakan Yardımcısı Ayşe Berris Ekinci, Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Isabelle Dumont, Kosta Rika’nın Ankara Büyükelçisi Gustavo Campos Fallas, Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye Mukim Koordinatörü Babatunde Ahonsi ve Bizim Dünyamız Vakfı Başkanı Kahraman Halisçelik katıldı.

Ekinci, açılış konuşmasında okyanusların giderek artan tehditlerle karşı karşıya kaldığını belirterek, iklim değişikliği, plastik kirliliği ve popülasyonu azalan deniz canlıları üzere sıkıntılara dikkati çekti ve bu üzere durumlar için acil hareket gerekliliğinin altını çizdi.

Ekinci, Fransa’nın Birçok kentinde düzenlenmesi planlanan BM Okyanus Konferansı’nın okyanusları korumak ve sürdürülebilir formda kullanmak emeliyle tüm aktörleri harekete geçirmek, hareketleri hızlandırmak ve bilim temelli tahliller geliştirmek için global bir platform sunduğunu kaydetti.

Konferansta dikkat edilmesi gereken en önemli mevzulara vurgu yapan Ekinci, “İlk olarak, okyanus, iklim ve biyolojik çeşitlilik ortasındaki ilişki, sağlıklı okyanuslar için kritik ehemmiyete sahip.” dedi.

Ekinci, okyanusların 70 binden fazla deniz cinsine mesken sahipliği yaptığını, lakin büyük bir kısmının hala keşfedilmediğini hatırlattı.

Bölgesel işbirliğinin ikinci ana mevzu olduğunu tabir eden Ekinci, bu doğrultudaki gayretlerin desteklenmesi ve teşvik edilmesinin ehemmiyet taşıdığını lisana getirdi.

Ekinci, Akdeniz’in dünya genelinde deniz canlılarının yok olma oranının en yüksek olduğu bölgelerden biri olduğunu belirterek, “Akdeniz, 17 binden fazla deniz çeşidine mesken sahipliği yapan güçlü bir ekosistem. Fakat çok avlanma, kirlilik ve cinslerin yok olma tehlikesi, bu biyolojik çeşitliliğin sürdürülebilirliğini tehdit ediyor. Biyolojik çeşitlilik açısından son derece varlıklı olan Akdeniz, bu global tehditlere karşı bilhassa savunmasız.” dedi.

Ekinci, öbür bir hususun da “plastik kullanımının azaltılması” olduğunu vurguladı.

“Okyanusu korumak yalnızca çevresel bir problem değil”

BM Türkiye Mukim Koordinatörü Babatunde Ahonsi, gezegenin en büyük ekosistemi olan okyanusların hayat, besin ve geçim kaynakları açısından hayati ehemmiyete sahip olduğunu ve korunmasının aciliyet taşıdığını hatırlattı.

Deniz muhafaza alanlarının genişletilmesi ve kıyı bölgelerinin iyileştirilmesinin ehemmiyetini vurgulayan Ahonsi, sürdürülebilir balıkçılık idaresinin teşvik edilmesi ve yasa dışı balıkçılıkla gayret edilmesinin gerektiğini belirtti.

Ahonsi, sürdürülebilir bir mavi iktisada geçişi desteklemenin değerine dikkati çekerek, “Okyanusu korumak yalnızca çevresel bir sorun değil, birebir vakitte bir kalkınma, insani ve barış sıkıntısıdır.” diye konuştu.

“Gelecek jenerasyonlar için kutsal bir miras”

Kosta Rika’nın Ankara Büyükelçisi Fallas, okyanus idaresi konusunda global bir davette bulunarak, daha sağlıklı, adil ve şahsî tahlillerle hareket etme maksadının benimsendiğini söz etti. Fallas, “Okyanus, bizim kimliğimizin bir modülü, ekonomimizin itici gücü ve gelecek jenerasyonlar için kutsal bir mirastır.” dedi.

BM Okyanus Konferansı’nın mesken sahiplerinden biri olarak Kosta Rika’nın öncelikler belirlediğini aktaran Fallas, “Okyanus, bizim kimliğimizin bir modülü, ekonomimizin itici gücü ve gelecek kuşaklar için kutsal bir miras.” dedi.

“Okyanus idaresinin kapsayıcı ve kuşaklar ortası olması gerektiğine inanıyoruz” diyen Fallas, okyanusları korumak ve ekonomileri desteklemek için sürdürülebilir finansmanın hayata geçirilmesinin değerine değindi. Ayrıyeten, bilim ile siyaset ortasındaki alakanın güçlendirilmesi gerektiğine dikkati çekti.

Ülkelerin ortak çalışması

Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Dumont, global ısınma üzere hususlara yönelik tahliller için ülkelerin ortak çalışmasına gereksinim duyulduğunu tabir etti.

Dumont, su sıcaklığının yükselmesinin gelecekte tüm ekosistemi tehdit edeceğinin altını çizerek, plastik kirliliği probleminden bahsetti.

Çalışmaların memleketler arası okyanus yönetişimi konusunda yeni bir kademenin başlangıcı olmasını istediklerini kaydeden Dumont, ülkelerin ortak önceliğinin okyanusları korumak olduğunu vurguladı.

Dumont, Sıfır Atık siyasetine değinerek, deniz ulaşımında 2050’ye kadar karbon nötr amacına ulaşmak için çalışacaklarını ve okyanus alanında sürdürülebilir yatırımlar yapmaları gerektiğini söyledi.

Bizim Dünyamız Vakfı Başkanı Halisçelik de yapılan aktifliğin kıymetli olduğunu belirterek, “Hepimizi bir ortaya getiren ortak emel, gezegenimizi korumaktır. Gezegenimiz biz olmadan hayatta kalabilir, lakin biz ziyan görmüş bir gezegenle hayatta kalamayız.” dedi.

Programın büyük bir mana taşıdığını belirten Halisçelik, vakıf olarak hedeflerinin sırf fikir alışverişi yapmak değil, birebir vakitte kurumlar ortasında kalıcı iştirakler kurmak için uygun bir platform sağlamak olduğunu söz etti.

Halisçelik, “Sri Lanka’dan Kanada’ya, Kuzeybatı Avrupa’dan Afrika’ya kadar dünya çapında birçok sivil toplum kuruluşu ile birlikte çalışıyoruz.” sözünü kullandı.