Bakan Tunç’tan Ceza İnfaz Kurumlarındaki Eğitim Faaliyetleri Hakkında Açıklamalar
Bakan Tunç: “Ceza infaz kurumlarımızda 957 öğretmen görev yaparken, 75 bin 219 hükümlü ve tutuklu da eğitim görüyor”
ANKARA – Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, ‘Hükümlü ve Yükümlülerin İstihdamına Yönelik İş Birliği Protokolü’ merasiminde “Eğitim-öğretim faaliyetinin sağlandığı ceza infaz kurumlarımızda, 957 öğretmen görev yaparken, 75 bin 219 hükümlü ve tutuklu da eğitim görüyor. Açılan kurslarımız sayesinde, 2024 yılında 3 bin 575 kişi, 2025 yılının birinci üç ayında 823 kişi okuma-yazma öğrenmiştir” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile birlikte, ‘Adalet Bakanlığı ile Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü İŞKUR Protokol Mukavelesi İmza Merasimi’ne katıldı. Ankara Dikmen Hakimevi’ndeki program ceza infaz kurumunda eğitimin kıymetine vurgu yapan görüntü gösterimi ile başladı.
“Adalet, sırf geçmişi cezalandırmak değil, tıpkı vakitte geleceği de inşa etmektir”
Burada konuşan Adalet Bakan Tunç, modern ceza hukukunun yaklaşım maksadının intikamı değil, ıslahı dışlamayı değil, topluma tekrar kazandırmayı temel aldığından bahsederek, “Suçlunun cezalandırılması elbette kamu nizamının bir gereğidir. Lakin bu sürecin son maksadı, bireylerin tekrar toplumsal yapının sağlıklı bir modülü haline gelmesini sağlamaktır. Zira adalet, sadece geçmişi cezalandırmak değil, tıpkı vakitte geleceği de inşa etmektir. Ceza infaz sistemi, mahkumların infaz sonrası hayata hazırlanması, paha üretmeye yönlendirilmesi ve sorumluluk şuuru kazanmasıyla muvaffakiyete ulaşmış olur. Bu istikametiyle infaz sistemi ne kadar kapsayıcı, eğitici ve yönlendirici olursa, hatanın tekrarının önlenmesi ve kalıcı bir toplumsal barışın tesisi de o kadar mümkün hale gelir. Ceza infaz kurumlarımız, bugün çağdaş ceza adaleti anlayışı doğrultusunda, bireyin topluma kazandırılmasına yönelik uygunlaştırma, üretim ve dönüşüm fonksiyonlarını de üstlenen çok taraflı bir yapıya kavuşmuştur. Böylelikle, mahkumların topluma yine kazandırılması sağlanırken, ceza infaz kurumlarındaki insan kaynağı da üretime yönlendirilmekte, emek ve hizmet, ülke iktisadına katkı sunan bir pahaya dönüşmektedir” dedi.
“Hükümlü ve yükümlüler için iş arama maharetleri ve mülakat hazırlıkları bahislerinde seminerler düzenlenecek”
Bugün imzalanan iş birliği protokolüyle, mahkumların tahliyelerine bir ay kala, İŞKUR iş ve meslek danışmanlarıyla teğe bir görüşebileceklerinin altını çizen Bakan Tunç, “Ceza infaz kurumlarında ve kontrollü özgürlük müdürlüklerinde danışmanlık hizmeti alabilecekler. Ayrıyeten hükümlü ve yükümlüler için iş arama hünerleri ve mülakat hazırlıkları bahislerinde seminerler düzenlenecek. Ceza infaz kurumlarımızda ve kontrollü özgürlük müdürlüklerimizde sunulacak bu seminerler ve danışmanlık hizmetleri, bireylerin özgüvenini yine inşa edecek, onlara meslek dünyasının kapılarını aralayacaktır. Protokolde ayrıyeten kendi işini kurma dileği taşıyan eski mahkumlar için hibe dayanakları hakkında rehberlik sağlanması ve girişimcilik seminerlerinin düzenlenmesi de yer almaktadır. Böylelikle istihdam yoluyla tekrar topluma kazandırılan her birey, suça yine sürüklenme riskini azaltacak” tabirlerine yer verdi.
Türkiye genelinde 396 ceza ve infaz kurumunda toplam 372 işyurdu müdürlüğünde 200’den fazla iş kolunda, bin 700 atölye ve tesis bulunduğunu tabir eden Tunç şöyle konuştu:
“Bu tesislerde her yıl ortalama 60 bin hükümlü ve tutuklu çalışıyor. 54 İşyurdu Müdürlüğü’nde mobilya üretimi, 78 İşyurdu Müdürlüğü’nde dokumacılık ve konfeksiyon, 69 İşyurdu Müdürlüğü’nde metal işleri, 59 İşyurdu Müdürlüğü’nde el işi eserleri, paklık ve kozmetik eserleri üretim yerleri var. 127 İşyurdu Müdürlüğü’nde besin, tarım ve hayvancılık eserleri üretim merkezimiz var.”
Ceza infaz kurumlarının, içinde insanın da inşa olduğu birer eğitim kurumu görevi olduğunu vurgulayan Tunç, “Her kademede eğitim-öğretim faaliyetinin sağlandığı ceza infaz kurumlarımızda, 957 öğretmen görev yaparken, 75 bin 219 hükümlü ve tutuklu da eğitim görüyor. Açılan kurslarımız sayesinde, 2024 yılında 3 bin 575 kişi, 2025 yılının birinci üç ayında 823 kişi okuma-yazma öğrenmiştir. 8 bin 473 tutuklu ve hükümlü üniversite eğitimi görmekte, 35 yüksek lisans öğrencisi ve 106 doktora öğrencisi yükseköğrenimlerine devam etmektedir” dedi.
Program, protokol imzalanmasının akabinde fotoğraf çekimiyle sonlandı.
