Diploma iptalinin altından idari hata çıktı
Ali MACİT
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İşletme Fakültesi’nden mezun olduğu lisans diploması hakkında, İstanbul Üniversitesi kurulu ‘iptal’ kararı vermişti. İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, bu kurulun kararına destek aldığı ve üç uzmanın imzasını taşıyan “İnceleme Raporu”na ulaştı. Rapora nazaran İmamoğlu hiç kalmamış, notları yüksek, okul kaydındaki kusur da ona ilişkin değil!
8 sayfalık raporun altındaki imza sahiplerinden biri İktisat Fakültesi’nden Prof. Dr. Halil İbrahim Sarıoğlu. İkinci imza, akademisyen ve tiyatrocu Doç. Dr. Yasin Çetin’e ait. Çetin eski Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın da sahibi olduğu Medipol Üniversitesi’nde 2022-2024 yılları arasında İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü’nde Doktor Öğretim Görevlisi olarak çalıştı. Üniversitenin verdiği bilgiye nazaran; Yasin Çetin’in konservatuvar kısmında ‘idari bir görevi’ bulunmuyor. Üçüncü ve son kişi de Onkoloji Uzmanı Teşhis Tedavisi ve Bakım Hizmetleri Sorumlusu Doç. Dr. Şeref Buğra Tunçer. Heyette hukuk fakültesinden kimse yok.
ZAMANLAMA DİKKAT ÇEKİCİ
Raporda enteresan bilgiler yer alıyor. Öncelikle zamanlama dikkat çekiyor. Buradaki bilgilere nazaran bu üç kişilik kurul, görevlendirildikten sonra 5 Mart 2024 tarihi itibariyle bilgi ve evrak talep etmeye başladı. Son evrak 17 Mart Pazartesi kendilerine ulaştı. Heyet birebir gün rapora son formunu verdi tamamladı. Değişiktir, bu raporun imzalanmasından bir gün sonra 18 Mart Salı günü İmamoğlu’nun diplomasının iptal edildiği açıklandı, 19 Mart Çarşamba günü de İmamoğlu şafak baskınına gözaltına alındı. Tıpkı haftanın son gününde, İmamoğlu için ön seçim yapılacaktı.
İSMİ YALNIZCA BİR YERDE
8 sayfalık raporda İmamoğlu ismi bir yerde geçiyor. Başarısız öğrenciler listesinde de ortalaması 2.40’ın altında olanlar ortasında da İmamoğlu ismi yok. Kaldığı (F aldığı) ders yok. Üstelik Girne Amerikan’da okuyan İmamoğlu, İstanbul Üniversitesi’nce “Doğu Akdeniz Üniversitesi” mezunu olarak kaydedilmiş. Yani yanılgı kendisinde değil, öğrenci işlerinde. İmamoğlu’nun isminin geçtiği yerde şöyle deniyor: “Öğrenci evraklarında yer alan evraklardan University College of Northern Cyprus isimli kuruluşun öğrencileri olduğu anlaşılan öğrencilerin Ekrem İmamoğlu (Ek-13-45), üniversite yatay geçiş kayıtları yapılırken gerçeğe alışılmamış biçimde öğrenci kütük defterine Doğu Akdeniz Üniversitesi öğrencisi olarak kayıt edilmiştir. (Ek-13).”
Herkesi sorumlu tuttular
Raporun 10 unsurluk sonuç ve kıymetlendirme kısmında ise devrin üniversite yöneticilerinin tümünün isimleri sayılıyor ve hukuksal sorumlulukları olduğu belirtiliyor. Hatta üçüncü unsurda, ismi tespit edilemeyen öğrenci işleri işçisinin de sorumlu olduğu öne sürülüyor. Yapılan yatay geçiş kontenjan artışının hukuksuz olduğu lisana getiriliyor. Sonraki unsurlarda pek çok açıdan birtakım öğrencilerin yatay geçiş taleplerinin mevzuata muhalif olarak kabul edildiği tespit edilmiştir” deniliyor. Ve son olarak 10’uncu hususta, şöyle deniliyor:
“1990 yılında İ.Ü. İşletme Fakültesi’ne yatay geçiş yapan tüm öğrencilerin geldikleri eğitim kurumlarının eşdeğerlikleri araştırılarak süreç yapılması uygun olacaktır.”
AYNI GÜN KARAR
Rapor bu türlü iken, ismi bir kere geçen Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının, bu raporun hazırlandığı günden bir gün sonra hangi sözlere dayanılarak iptal edildiği anlaşılamadı.
Ekrem İmamoğlu’ndan babası ve eşinin konutunun aranmasına sert reaksiyon: Terbiyesizliğe artık ‘Dur’ deyin
İBB Başkanı İmamoğlu, “Artık kumpaslarınıza hiç kimse inanmıyor. Aile kutsalımızı çiğniyorsunuz. Daha ne kadar sessiz kalacaksınız” diye sordu.
İBB’ye yönelik soruşturma kapsamında evvelki gün Ekrem İmamoğlu’nun babası Hasan İmamoğlu ve eşi Dilek İmamoğlu’nun Balıkesir ve Bodrum’daki konutlarında arama yapılmıştı.
CHP lideri Özgür Özel, konuya ait, “Ekrem Bey’in babasının ve eşinin meskenlerine operasyon yaptılar. Hukukçu arkadaşlarımız süratle gidip eşlik ettiler. Yoksa FETÖ vari tekniklerle her şey yapabilirlerdi o konutta. Meskenden 690 Dolar, 10 Euro, ruhsatlı silaha ilişkin birkaç mermi bulunmuş. Dün şöyle bir söylenti yayılmıştı: Dilek İmamoğlu ve Hasan İmamoğlu tutuklanabilir zira o meskenlerde zımnî kasalar, büyük paralar, mühimmat bulunacak. Çıka çıka bu çıktı” açıklamasını yaptı.
KİMSE İNANMIYOR
İmamoğlu, ailesinin meskenlerine yapılan baskınlara toplumsal medya üzerinden sert reaksiyon gösterdi:
“Ailemizi taciz etmeyi bırakın. Haber verildiğinde konut sahipleri eşliğinde arama yapılabilecek konutlarımıza jandarma eşliğinde gidilerek, kilitler kırılarak aramalar yapılıyor. Buradan bunu yapan akla sesleniyorum; Kendi hayatlarınızda yarattığınız karanlık noktaları bizde ve ailelerimizde bulamazsınız. Millet sizin kumpaslarınızı gördü, ne mizansen yaparsanız yapın artık kimse sizin kumpaslarınıza inanmıyor. Fakat aile kutsalımızı çiğniyorsunuz.
AKP’LİLERE SESLENDİ
Bir gram vicdan kırıntısı kaldıysa vazgeçin bu aile tacizinden, boş belgeyi hile ve hurda ile doldurma gayretinizden. Mert olun! Her fırsatta Cumhurbaşkanı’nı savunan partiye tekrar seslenmek istiyorum; Ailenin iffetine, namusuna, haysiyetine ve dokunulmazlığına böylesine taarruzlar sizi hiç mi yaralamıyor? Daha ne kadar sessiz kalacaksınız bu terbiyesizliklere?”
