Fahrettin Altun’dan Özgür Özel’e tepki: Devletimizi tanımadığını açıkca ortaya koymuştur

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, CHP Genel Lideri Özgür Özel’e reaksiyon göstererek; “Devletimizi ne kadar tanımadığını açıkça ortaya koymuştur” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin İstanbul Başakşehir’deki mitinginde konuştu. Bağlantı Başkanlığı’na yönelik tezler öne süren Özel, “Bugün AK Parti’nin, daha doğrusu Cumhurbaşkanlığı’nın İrtibat Başkanlığı AK Parti’nin milletvekillerine televizyonda konuşacakları not yollamış” sözlerini kullandı.

FAHRETTİN ALTUN’DAN JET CEVAP

Özel’in kelamlarına karşılık ise gecikmedi. İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile Özel’e reaksiyon gösterdi.

“DEVLETİMİZİ TANIMADIĞINI ORTAYA KOYMUŞTUR”

“CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in İletişim Başkanlığımıza yönelik açıklamaları, devletimizi ne kadar tanımadığını açıkça ortaya koymuştur” diyen Altun, “Bu nedenle, Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Başkanlığının misyonlarını ve faaliyetlerini bir defa daha kamuoyuyla paylaşmakta fayda görüyorum.

İletişim Başkanlığımız, gerçek enformasyon akışını sağlar, dezenformasyonla gayret eder ve hakikati savunur. Bu nedenle tüm kamu otoritelerine bilgi verir, vatandaşımıza gerçekleri ulaştırır.

İletişim Başkanlığı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyonu doğrultusunda stratejik irtibat faaliyetleri yürütür, kampanyalar düzenler; devletimizin icraatlarını teker teker, tekrar tekrar anlatır. Bu nedenle daima içerik üretir, ulusal, memleketler arası kamuoylarına ulaşır” tabirlerini kullandı.

“MİLLİ MENFAATLERİMİZİ KORUYAN ENFORMASYONLAR SUNUYORUZ”

Altun açıklamasının devamında “İletişim Başkanlığı, kamu diplomasisi faaliyetlerini de yürütür. Türkiye markasını dünyaya gurur tablolarıyla anlatır, gösterir, söyler, duyurur. Bu nedenle milletlerarası tüm muhataplarına, ulusal menfaatlerimizi koruyan enformasyonlar sunar.

İletişim Başkanlığımız, devletimiz ile milletimiz ortasında bir bağlantı köprüsüdür. Vatandaşımızın sıkıntısını dinler, ilgilisine ulaştırır, tahlilini takip eder, bilgilendirir. Bu nedenle devletimizin kapısıdır; vatandaşımızın hizmetkarıdır.

İletişim Başkanlığımız, basın işçilerinin haklarını gözetir, inançlı bir medya ekosistemi oluşturur ve her daim onların yanında durur. Ulusal ve memleketler arası tüm basın temsilcilerinin sürekli destekçisidir” diye yazdı.

“HAKİKAT ÇABASI VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

İletişim Başkanı açıklamalarını şöyle sonlandırdı: “İletişim Başkanlığı, Türkiye’de ve dünyada gece gündüz çalışan mensuplarıyla, alın teriyle, al bayrağımızın gücünü her daim yüceltir. Pekala bundan kim rahatsız olur? Memleketler arası medyaya dezenformasyon üreten ve ülkemizi şikâyet edenler…

İletişim Başkanlığımız, tüm bu çalışmaları öğretmenlerimizden hekimlerimize, iş insanlarımızdan çiftçilerimize, milletvekillerimizden emeklilerimize kadar her bir vatandaşımıza duyurur.

Özgür Özel, siyasilerle ilgili olanı lisanına dolamış; bizi meydanlarda yuhalatıp sindirmeye çalışıyor. Biz, bütün arkadaşlarımızla birlikte hakikat uğraşımızı vermeye devam edeceğiz, bizi sindiremezsiniz, korkutamazsınız.

Hakikate kulaklarını tıkamayan kim varsa onlara kelamımızı ulaştırmak için çaba etmeye devam edeceğiz.”

ÖZGÜR ÖZEL NE DEDİ?

Özgür Özel, partisinin İstanbul Başakşehir’deki mitinginde şöyle konuştu: “Bugün AK Parti’nin, daha doğrusu Cumhurbaşkanlığı’nın Bağlantı Başkanlığı AK Parti’nin milletvekillerine televizyonda konuşacakları not yollamış. Diyor ki ‘İBB soruşturmasında savcılığın tezlerini bol bol söyleyin, Cumhuriyet Halk Partisi’nin verdiği karşılıkları duymazdan gelin. Karşılık vermeyin, sakın ha büyütmeyin.’ Not yazmış, ‘KKTC, Halil Falyalı konusunda mümkünse mevzuya hiç girmeyin. Bahis açılırsa FETÖ ve yabancı istihbaratın oyunu olarak değerlendirin. Sakın ha sakın CHP’nin Kıbrıs savlarına karşılık vermeyin.

1 Mayıs’ta Taksim’e gitmek isteyenlerin terör kontaklı marjinal kümeler olduğunu söyleyin. Bu mevzuda eskilerden soran olursa sakın karşılık vermeyin.’ Bu nedir biliyor musunuz? Bu nedir? Bu şudur. Adalet ve Kalkınma Partisi ahlaki üstünlüğü kaybetmiş, ruhsal üstünlüğü kaybetmiş, kendi zihninde muhalefete düşmüş, Cumhuriyet Halk Partisi’nden ve bu meydandan korkuyor, milletvekillerine nasıl savunma yapacağını anlatıyor.”