İnsanlık tarihinin en büyük aldatmacası ortaya çıktı: Milyarlarca cana mal olan yalan!
Dünyanın en büyük çevresel meselelerinden biri olan plastik kirliliği, 1970’li yıllardan bu yana farklı ülkelerin dikkatini çekiyor. Lakin bu sorunun arkasında, milyonlarca insanın ve ekosistemin hayatına mal olan büyük bir aldatmaca yatıyor.
ecoticias.com’da yer alan habere nazaran plastik geri dönüşümünün gerçek yüzü, çevresel maliyetleri ve insan hayatına tesirleriyle gün yüzüne çıkıyor.
1950-2015 yılları ortasında üretilen plastiklerin %90’ından fazlası yakıldı, çöplüklere atıldı yahut tabiata bırakıldı. Bu durum, sırf çevreyi değil, birebir vakitte insan ve hayvan hayatını da tehdit eden bir kirlilik kaynağı oluşturdu.
Araştırmalar, insanların haftada ortalama beş gram mikroplastik tükettiğini, bunun bir kredi kartı yüküne muadil olduğunu ortaya koyuyor. Hayvanlar ise daha büyük plastik kesimlerini yutarak boğulma riskiyle karşı karşıya kalıyor.
Geri dönüşüm tahlil değil kriz
Plastik geri dönüşümü, etraf kirliliği krizine tahlil olarak sunulsa da, uzmanlar bunun büyük bir aldatmaca olduğunu belirtiyor.
İklim Bütünlüğü Merkezi’nin raporuna nazaran, plastiklerin %99’u fosil yakıtlardan üretiliyor ve geri dönüşüm süreci ekonomik ve teknik olarak uygulanabilir değil. Buna karşın, büyük petrokimya şirketleri bu gerçeği gizleyerek plastik geri dönüşümünü destekleyen reklam ve kamuoyu kampanyalarına milyarlarca dolar yatırım yaptı.
Plastik geri dönüşümü, içerdiği toksik bileşenler ve plastik cinslerinin çeşitliliği nedeniyle birçok maniyle karşılaşıyor. Atıkların sınıflandırılması ve işlenmesi epey güç ve maliyetli bir süreç. Ayrıyeten, geri dönüştürülen plastikler sadece bir yahut iki kere tekrar kullanılabiliyor, bu da sürecin sürdürülebilirliğini sorgulatıyor.
Rapora nazaran, ülkeler geri dönüşüm süreçlerine yatırım yapmak yerine, alternatif gereçler kullanmak, atıkları azaltmak ve tek kullanımlık plastiklerin üretimini yasaklayan kampanyalara yönelmelidir.
Plastik üretimini azaltmak ve etraf dostu stratejiler geliştirmek, bu krizin tahlilinde kritik bir rol oynayabilir.
