Türkiye, Nükleer Silahsızlanma Hedefinde Kararlı Destek Sürdürüyor

NEW Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) Viyana Ofisi nezdindeki Daimi Temsilciliğinde Elçi Prof. Dr. Mustafa Kibaroğlu, “Türkiye, nükleer silahlardan arındırılmış bir dünya gayesine ve nükleer gücün inançlı, emniyetli ve barışçıl kullanımına yönelik kararlı dayanağını sürdürmektedir.” dedi.

Kibaroğlu, New York’taki BM merkezinde “Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’na Taraf Devletlerin 2026 Gözden Geçirme Konferansı”na hazırlık toplantısında konuştu.

Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’nın (NPT), global silahsızlanma ve silahların yayılmasının önlenmesi rejiminin temel taşı olmaya devam ettiğine işaret eden Kibaroğlu, antlaşmanın tüm taraf devletlerce tam olarak uygulanması ve evrenselleştirilmesine tekrar odaklanılmasının büyük ehemmiyet taşıdığını belirtti.

Kibaroğlu, global güvenlik ortamında yaşanan önemli zorlukların yayılma riskini daha da artırdığına işaret ederek “Bu nedenle NPT’nin tam ve tesirli halde uygulanması, her zamankinden daha kritik hale gelmiştir. Antlaşmaya gerçekçi ya da geçerli bir alternatif bulunmamaktadır.” sözlerini kullandı.

Türkiye’nin NPT kapsamında sistematik, basamaklı, doğrulanabilir ve geri döndürülemez nükleer silahsızlanma amacına olan bağlılığını sürdürdüğünü vurgulayan Kibaroğlu, “Türkiye, nükleer silahlardan arındırılmış bir dünya maksadına ve nükleer gücün inançlı, emniyetli ve barışçıl kullanımına yönelik kararlı dayanağını sürdürmektedir.” diye konuştu.

Kibaroğlu, bununla birlikte, nükleer silahlardan arındırılmış bir dünya gayesinin uzun ve kuvvetli bir süreç olduğunun şuurunda olduklarını, bu süreçte, silahsızlanmanın yerini tutmasa da nükleer risk azaltımına ve şeffaflığın artırılmasına yönelik gayretlerin hayati değer taşıdığını lisana getirdi.

“İran ile ABD ortasında yine başlayan müzakereleri memnuniyetle karşılıyoruz”

Kibaroğlu, “Küresel güvenliğin karşı karşıya olduğu önemli yayılma tehditlerinin farkındayız ve bu problemlerin barışçıl ve diplomatik yollarla çözülmesi istikametindeki acil muhtaçlığa dikkati çekiyoruz.” dedi.

Türkiye’nin Kapsamlı Ortak Hareket Planı’nı (JCPOA) uzun müddettir global silahların yayılmasının önlenmesi eforları açısından değerli bir kazanım olarak değerlendirdiğini anımsatan Kibaroğlu, “Anlaşmanın sona eriş tarihi yaklaşırken, İran ile ABD ortasında yine başlayan müzakereleri ve E3 ülkeleri başta olmak üzere tarafların sorunun barışçıl tahliline yönelik uğraşlarını memnuniyetle karşılıyor ve destekliyoruz. Tüm tarafları bu doğrultuda esnek ve yapan bir yaklaşım benimsemeye çağırıyoruz.” sözlerini kullandı.

“Uluslararası toplum, İsrail’in saldırganlığını durdurmak için tesirli adım atmalıdır”

Kibaroğlu, 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail’in Gazze’de ve birtakım komşu ülkelerde sürdürdüğü atakların devam ettiğine dikkati çekerek, bölgede insani durumun felakete dönüştüğünü söyledi.

İsrail’in yayılmacı siyasetlerinin bölgenin temel güvenlik tehdidi haline geldiğini belirten Kibaroğlu, “Uluslararası toplum, bu saldırganlığı durdurmak ve kalıcı bir ateşkesin sağlanmasına yardımcı olmak için tesirli adımlar atmalıdır.” bildirisini verdi.

Kibaroğlu, 1995 Gözden Geçirme Konferansı’nda kabul edilen kararla gündeme gelen, Orta Doğu’nun Nükleer Silahlardan ve Kitle İmha Silahlarından Arındırılmış Bölge’ye dönüştürülmesi gayesine yönelik çalışmaların ilerletilmesinin, silahsızlanma ve yayılmanın önlenmesi gayeleri açısından her zamankinden daha acil hale geldiğini vurguladı.

“Barışçıl emellerle nükleer güç geliştirme hakkına güçlü takviye veriyoruz”

Gelecek yıl birinci nükleer santralini devreye almaya hazırlanan bir ülke olarak Türkiye’nin tüm devletlerin barışçıl emellerle nükleer güç geliştirme ve kullanma konusundaki vazgeçilmez haklarına güçlü takviye verdiğinin altını çizen Kibaroğlu, “Zira nükleer güç, günümüzde karşı karşıya olduğumuz global güç sıkıntılarına yönelik en değerli alternatiflerden biri olarak öne çıkmaktadır. Güç güvenliğinin artırılması, iklim krizine karşı uğraş ve düşük karbon ayak izine sahip üretim zincirlerinin geliştirilmesi açısından nükleer güç kilit rol oynamaktadır.” değerlendirmesinde bulundu.

Kibaroğlu, Türkiye’nin, daha inançlı ve emniyetli bir dünyaya ulaşma tarafındaki ortak gaye doğrultusunda yapan işbirliğini sürdürme konusunda kararlı olduğunu belirterek kelamlarına son verdi.